Perşembe, Aralık 31, 2015

NEDEN GELEN YILA YENİ DİYORUZ



Sanırım iyi bir yıl olmasını umut etmek için.


'Ölüm ara renkleri iptal eder.Bu defa da öyle oldu.İdamların arkasından sadece siyah beyaz kaldı'
MÜCELLA-Nazan BEKİR OĞLU


2015 Yılı da öyle bir yıldı işte, ölümlerimiz ara renkleri iptal etti, geriye sadece gözyaşı ve siyah beyaz bıraktı...

Geride bırakamayız 2015 yılını, bitse de yaşanmışlıkları yok sayamayız.
Geçmişi olmayanın geleceği de olmaz.
Umut, sadece umut bizi yaşama bağlayan, umut etmekten yorulmayan yüreklerimizle...


DİLERİM 2016 YILI KİMSEYİ AYIRT ETMEDEN BARIŞ,UMUT,SAĞLIK,SEVGİ VE HUZUR YILI OLUR.
MUTLU YILLAR...


...NEREDE KALMIŞTIK?
Demem gerektiğini düşünüyorum, evet nerede kalmıştık, 2014 yılının son gününde. Belki de 2015 yılının elimden kaymasını istemediğim içindir beni buraya çeken.  

İtiraf ediyorum, bir gün sonra geride bırakacağımız yıl ailem ve çevremde hiç bir olumsuzluk bırakmadı. Ama Ülkem için, daha doğrusu Ülkemin halkı için,dünya için, insanlık için oldukça yorucu geçti, geride sadece gözyaşı ve acı bırakarak ilerleyen saatlerde tarih sayfalarında yerini alacak...


Bu yıl sandığımı açmadım, benim için sandığa saklanacak bir yıl değildi. Aslında sandığımı seviyorum da! istiyorum ki içine hep güzelliklerle dolu yıllar saklansın  Yaşam bu, acı veren yıllarımız da var ve sandığın kıyısında-köşesinde yerlerini alıyorlar.
Sandık yılım olmadı da kumbaramda mı  yok dedim.
Ben de bu yılın bu son gününde yıllardır açmadığım kumbaramı açmaya karar verdim, ne biriktirmişim?

Önce bozukları çıkardım, ayırdım kenara, çok değillerdi zaten yüzlerine bile bakasım yok, niye biriktirdiğimi de bilmiyorum. Kendiliğinden oraya girdiklerini de sanmıyorum. Yürek bu, yok sayamıyorsun işte, atı vermişim elimde olmayarak.

Sonra çevirdim  kumbaramı vurdum-vurdum dibine-dibine, ne varsa çıksın diye.
Aman tanrım! tıka basa dolu güzellikler düştü önüme. Dostluklar biriktirmişim, bolca. Başarılarım, yüzümü hiç kızartmayan çalışma hayatım, hayatın yok dediklerini mücadele sonuca var ettiklerim, siyah-beyaz iki kişiden renkli on kişiye yükselen, başarıları ile yüzümü her daim güldüren, huzur veren ve mutluluk dolu ailem.
En dibinden eşim çıktı, deli-dolu ama çok sadık, vicdanlı ve iyi günümde,kötü günümde hep sağ yanımda duran kırk üç yıllık hayat arkadaşım...

Ve tabi ki! aklımdan hiç çıkmayan, düşündüğümde yüzüme gülümseme yayan, bir genç kızın aşka düşmüş  yüreği gibi çarptıran canlarım, can yongalarım...

Bu kadar yeter artık blog sırdaşım, yüreğim yoruldu. Yazmak kadar kolay olmadı kumbaram dan çıkanların önüme serilmesi. 'çalışma hayatım' dedim, iki kelimede bitti, ama önüme serilen koskoca otuz yıldı. 'Kırk üç yıl' dedik, topu topu üç kelime, ya önüme serilenler....

Neyse işte. Kumbarayı açtık bir kere, deforme oldu. Dönüp de kullanılması imkansız artık.
Yeni bir kumbara almak gerek, küçük de olsa fark etmez... 




Fotoğraf bana ait
ve burayla olan ilgisi
2016 yılı aynı bu masumiyetin tebessümü içinde geçsin.

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...