Pazar, Mayıs 15, 2011

MUCİZE İLAÇ (IM)




Günlerdir kumanda panelim ile yorum hanelerinde köşe kapmaca oynuyordum. Blog dostlarım yazı üstüne yazı eklediklerini gördükçe bilgisayarımdan yada son zamanlarda telefon üstüne telefon edip "megabaytmı" her neyse internetin hızını arttırmak istediklerinde baş edemeyip bacılık ettiğimiz TTN'in iki katına çıkarması beklenen hızının hız kestiğinden şüphelenmeye başlamıştım. Acaba dedim benim şu mucize ilacım buna da bir care bulur mu? Bilemedim, hangi kısmına dökeyim ya da pamuğa batırıp neresini sileyim, suyla karıştırayım mı? yoksa sek'mi kullansam falan filan derken neyse dün akşamdan itibaren karşıma çıkan özür dileme yazısına son verip panelime girmeme müsaade ettiler...

Efendim! İnternetin ve çağdaş yaşam teknolojilerinin, kimyasal ürünlerin, bol keseden atılan reklamların ve yeni keşfedilmiş gibi yaygara kopartılarak poşete giren doğal otların olmadığı yıllarda yaşama dair bilgi birikimimizi büyüklerimizden, günlük gazetelerimizden, haftalık yada aylık dergilerimizden alırdık. Gazete, dergi, kitap üçgenimin okunma saatleri iş ve ev yaşamının yoğunluğundan genellikle işe gidiş-geliş vapur yolculuğumda olurdu. Sabahları günlük gazetemi, dönüşlerde kitap okur yada dergilerin yenisi çıkana kadar eskilerini hatim ederdim...

Böyle günlerden birinde "Elma sirkesi, cana can katan kokteyl" başlığı adı altında bir dergide karşıma çıkan bir sayfa dolusu sağlık yazısına rastladım. Elmanın ve sirkesinin faydalarını büyüklerimden bilmemin ötesinde bilmediklerimide yazıyordu. Dedim ya! teknoloji yok o yıllarda ki kopyala-yapıştır yap, wort dosyasında sakla. Eve gelince hemen kestim ve sağlık adı altında açtığım bir karton dosyaya yerleştirdim. O kadar içime sindirerek okumuşum ki! unutmam mümkün değil ama çok severdim ilerde gerekli olabilecek yazıları kesip saklamayı.
Ve halen elimin altındaki karton dosyalara bakıp okumayı internetten bakıp okumaktan daha çok severim...

İşte benim mucize ilacım o yıllardan bu yıllara kadar benimle geldi. Mutfağımda en çok kullandığım, birisi birşeyden yakındığında hemen tavsiye ettiğim, neredeyse ağrıyan yerlerime sürsem faydası olurmu diye düşündüğüm bildiğimiz elma sirkesi. Her markette kolayca bulunabilen, istediğin kadar kullan bütçeyi yormayan, hiçbir zararı olmayan elma sirkesi işte...

Ünlülerimize (!) binlerce lira kazandıran ün'lerine promosyon ün katan şampuan ve reklamlarının olmadığı yıllarda saçlarımızı yeşil yada halis beyaz sabunla yıkarlar son durulama suyuna da saçlarımız parlaklık kazansın diye sirke katarlardı. Sirke kokacağımızı hiç düşünmezdik, ya çocukluk yada hiç sirke kokmadığından. Çünkü sirke evlerde yapılırdı, yediğimiz elmaların kabuğu cam şişelerde su eşliğinde saklanır sirkeye dönüşülmesi beklenirdi. Halis sirke!
Gerçi şimdiki banyolarımızda hamam tası kullanmak yerine delikli süzgeçten akan suya sirke katma imkanı olmadığından saçımızın parlaklığından vazgeçtik. Tüm bilimsel kanıtı üzerindeki etiketinde yazılı, cicili bicili şampuanları hangisi saç dökmez, hangisi kepek yok eder, hangisi keçe gibi yapmaz diye her markayı deniyerek değiştire değiştire kullanmak zorunda kalıyoruz. Faydası çok olmasada kolaylığı bizi cezbediyor.

Yanlız, sirke kullanmanında kuralları var. Ağzında aft çıkan kızım telefonda "anne çok acıyor ne yapayım" diye sorduğunda "elma sirkesi yavrum" yanıtımda ya su katmasını söylemeyi unuttum ya da söyledim o anlamadı bilmiyorum ama sek sirkeyle ağzını gargara yaptığında yaralarının daha çok yanmasından daha sonraları "sirke" sözümden bile "bana birdaha sirke deme" demişti. Ama ben hala bu gibi durumlarda "sirke yavrum" demekten geri kalmıyorum. Sirke şişelerinin üzerinde kullanma talimatları olmadığından nerelerde su ile karıştırılacak nerelerde sek kullanılacak gibi soruları bu konuda ihtisas yapmış birine danışmakta fayda vardır...

Burada elma sirkesinin faydalarını tabi ki yazmayacağım. "Elma sirkenin faydaları" diye Google amcaya yazıldığında yüzlerce sayfada faydalarını anlatır, birde benimki girip yer işgal etmesin.
Ben, sadece mikrop kırma özelliği olan elma sirkesinin başta cilt için mükemmel bir leke giderici ve temizleyici olduğunu belirtmek istedim.

Sirkenin faydalarını çok yerde denedim, kullanıyorum, sonuç alıyorum ve gerçekten mucize diyorum...


20 yorum:

laleninbahcesi dedi ki...

sirke çok güzel bir doğal antiseptik. ben de evden hiç eksik etmem.

Ya evet hatırladım.Anneennemim bodrumda sirke küpleri vardı. Üstünde maşrapası olurdu. İhtiyaç olunca annem beni gönderir aldırırdı...Hatırladığım kadariyle pek hoşlanmazdım o işten:)))
Sevgimle

Unknown dedi ki...

Sirkeyi salata ve bikaç kurabiye tarifi dışında kullanmamıştım 3 hafta öncesine kadar..3 hafta önce,saçlara iyi geldiğini okuyunca şampuanı bırakıp,aynen söylediğiniz şekilde kullanmaya başladım,hem yumuşattı hem parlattı..Üstelik sadece saçımı değil,cildimi de güzelleştirdi sanki:)
Geçen akşam da,eşim yaptığı menemene bir kaşık koymuş,çok lezzet katmış bence,minik oğlum dahi aynı şeyi söyledi:)
Hülasa,sirke hakikaten mucize,hem ilaç hem de lezzet katan bir nimet..
Sağlık dosyanızdaki diğer mucizeleri de bekliyorum.:)
Mutlu pazarlar..

Unknown dedi ki...

sadece ciltteki lekeler kısmını ilk kez duydum,doğrumu ne sıklıkta ne kadar kullanmak gerekir.Teşekkürler..

sünter dedi ki...

Elma sirkesini bir iki yildir bende eksik etmiyorum evimden. Hem salatalara hemde sabahlari bir bardak ilik suyla iciyordum bir ara ama zorlandim icerken bir aydan fazla devam edemedim. Gerci cok saglikliymis biliyorum. Sen yazinca google amcadan tekrar baktim bilgilerimi tazelemek amaciyla da ordada bal katin icine yaziyor belki o zaman daha icelesi olur. Tekrardan baslayayim bari.
Iyiki yazdin. Hatirlattin.
Öpüyorum seni:)

Leylak Dalı dedi ki...

Geçen yıl senin tavsiyenle bir sirke gargarası da ben yapmış ve çok iyi sonuç almıştım, şimdi herkese tavsiye ediyorum. Sağolasın İzocam, pardon Nurcuğum:))))

Asuman Yelen dedi ki...

Ciltteki lekeler kısmı benni de çok ilgilendirdi Nur' cum. Rayuşla aynı gün elmacık kemiklerimizde oluşan lekeler için. Biraz tafsilat verirsen. Suyla mı karıştırılacak, hangi sıklıkla uygulanacak. Çok teşekkürler bilgiler için. Güzel haftalar.

Yaşamın kıyısında dedi ki...

Lale'cim,
müthiş bir antiseptik değil mi!
bende halamların mutfağındaki sıra sıra mantar tıpalı elma sirkesi şişelerini hep hatırlarım.

Zeliha'cım,
sadece kurabiye değil tüm hamur işlerinde içine katacağımız bir tatlı kaşığı sirkenin yediğimizde ağzımızda dağılmasına sebep olur.
Ne yazık ki saçlarım için kullanmayı bıraktım, sadece ihmalkarlıktan ama cildim için bu konuda hiç ihmalkarlık yapmıyorum.
Menemende ki tadı hemen denemem lazım. Sana da mutlu pazarlar canım.

Neşe'cim,
bloguma hoşgeldin.
Cilt ve oluşan lekeler için sek sirkeyi bir pamuğa döküp hergün silmek yeterli, kısa sürede sonuç alırsın. Denedim ve sonuç aldım.

Sünter'im,
Salatalar için mükemmel bir karışım, mmm ben sirkesiz salata hiç yemem diyebilirim. İçmek için ise devam canım, yararı var zararı yok ve zayıflatmaya yardımcıdır aynı zamanda, bal işi daha da güzel olmuş iki değerli besin:)
Bende seni çok öpüyorum.

Leylak'cım,
sadece nezle veya grip olduğunda değil zaman zaman gargaranı yapmanı tavsiye ederim. Ağzımızda diş olduğunu iddia eden yabancı maddeler için aslında çok gerekli.
Sende sağolasın canım.

Asu'cum,
Hele yeni oluşmaya başlayan lekeler için kısa sürede sonuç alınıyor. Eşimin alnında oluşmaya başlayan bir leke çok kısa sürede ikametgahından vazgeçti.
Hergün pamuğa döktüğün sek sirkeyle lekeleri ve hatta tüm yüzünü sil, lekelerin kaybolduğunu ve cildinin canlandığını göreceksin.
Ben zaman zaman ihmal ediyorum ama mutlaka haftanın üç günü olsun yapıyorum, belki çok inandığım için yüzümde ferahlama hisside dıyuyorum. Bazen iki veya üç saat sonra yıkıyorum ama bazende yıkama gerekene kadar kalıyor. Ayrıca haftada bir suya katıp kaynattığın sirkeyle buhar banyosu meltem rüzgarları estiriyor yüzümde. Bunu yapmak vakit aldığından sıklıkla yapıyorum diyemem, herşeye üşenir olduk ya:))

Hepinize teşekkür eder yürekten sevgilerimi gönderirim...

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Elma sirkesini duymuştum Nur'cum zaten ne varsa büyüklerin yaptıklarında var. Her zaman en doğal olanı seçmeli bence.

hüznün tadı dedi ki...

Benimde olmazsa olmazımdır elma sirkesi. Hatta geçen sene evde kendim yapmıştım.

Zeugma dedi ki...

Geçen yıl gittiğim KBB doktoru, kulağı hiçbir şekilde kendimiz temizlemememiz gerektiğini, banyodan sonra 3'er damla elma sirkesi damlatılmasının en iyi temizleme ve dezenfekte etme yöntemi olduğunu söylemişti.
Güzel ve bilgilendirici bir yazıydı..
Elinize sağlık..

noyumberry dedi ki...

Bir iki gün önce ben de kumanda panelinde köşe kapmaca oynadım:)
küçükken annem de salatalara ve turşuya koyardı..Ama ben hiç sevmezdim..Şimdi kendim ev hanımı olunca mecburen kullanıyorum..
konu yüzdeki leke olunca pek bi ilgilendim sirkeyle nedense:P
Hemen denemeye gidiyorum..sevgiyle sağlıkla kalın:)

Güngör Ekinci Saglik dedi ki...

Valla öğrendiğimiz çok iyi oldu. Sirke evden eksik olmuyor ama ilaç olarak kullanmamıştık hiç. Aklımızda bulunsun.
Teşekkürler, sevgiler.

bilge dedi ki...

sirkeyi evden eksik etmem tüm yeşil sebzelerimi yıkarken ve bir çok konuda kullanıyorum bende bir gün size bamyanın mucizesini anlatacağım..bizim evde de bamya eksik olmaz sevgilerimle..

banu(çifte kavrulmuş hayat) dedi ki...

Bilgiye kolay ulaştıkça,kullanma,
faydanlanma kısmını es geçer olduk sanki?...Elma sirkesi,gerçekten mucize,yorumumu yazınca kalkıp cildime süreceğim,yanakta çıkmakta olan sivilcelere bir faydası olur mu acaba?:)Sevgilerimle Nur ablacım.

Yaşamın kıyısında dedi ki...

Özlem'cim,
doğal her zaman en iyisidir di mi ama canım artık doğal bir şey kaldığından da şüpheliyim:)

Sevgili Hüznüntadı,
çok güzel birşey yapıyorsun, keşke üşenmesem de bende yapsam, hiç zorluğu olmadığı halde ihmalkarlık işte.

Sevgili Zeugma,
iletişimin yararların ne güzel canım, bir faydasını daha öğrendik mucize sirkemizin, teşekkürler

Tülay'cım,
faydasını göreceğinden ümitliyim, devam et yeter ki, bende çocukluğumda içerdim biliyormusun, severdim ama kızarlardı:)

Sevgili Güngör,
evimizin salata turşu tadı ötesinde nezle, grip ve boğaz enfeksiyonunun gerçek ilacıdır.

Bilge'cim
bende çiğ yenen sebzelerde muhakkak kullanıyorum. Bamyanın hayatımızdaki yerini de merakla bekliyorum, bende bamyayı çok severim ama sadece yemeğini bilirim.

Banu'cum,
Müthiş bir sivilce ilacıdır, neredeyse ilk sivilcelerim ve sonrasında oluşan sivilcelerim halamın sirkeli pamuğundan yılmışlardır:)

Hepinize yürekten sevgilerimle, sizleri seviyorum...

laleninbahcesi dedi ki...

Sevgili Nur
Beni bu tasarım yarışmasına Fikri Mühim davet etmişti. Ben de çok anladığımdan değil ya, bir hoşluk olsun diye katıldım... Diğer tasarımları hepsini gör düğmesine bakarak görebilirsin sanıyorum. Y ada Galade'in kendi sitesne mi üye olmak gerekir belki üye olursan bir tasarım da sen gönderirsin:)) henüz vakit var sanıyorum.
Sevgimle

Belgin dedi ki...

Ablacim, ne iyi ettin Elma Sirkesini hatirlatmakla. Gercekten cok faydali, bende kabizlik cektigim dönemlerde cok faydasini görmüstüm.
Sarilip, öpüyorum ablam..

laleninbahcesi dedi ki...

Sevgili Nur, kıyıdan köşeden de olsa Ordu'ya değmiş olmana sevindim... Benim eşim de hiç sevmez memleketini:))

Sevgimle

Yaşamın kıyısında dedi ki...

Lale'cim,
Kıyı köşe derken aslında ben çok sevdim memleketinizi, her yıl muntazam olmasa da yazları gideriz. Doğası yaylaları yeşilliği alır götürür beni.
İnşallah birgün oralarda birlikte gezmek nasip olur:))

Adsız dedi ki...

Nur ablacım sağolun bu eşsiz bilgiler için.aklımda olacak.çok faydalı olacağına eminim.harika hafta diliyorum:)

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...