"Anı yazmak, ölümün elinden bir şey kurtarmaktır."
ANDRE GİDE
Çantama tıkıştırdığım içi para dolu bir zarf ve hediye bir kol saati ile cam kapının önündeki merdivenlerden inerken özel yaşamıma yapılan yargısız infaz sonucu duyduğum öfke içimde gittikce büyüyordu. Özel yaşamıma bu denli girilerek karışılması, hiç sevmediğim ve hatta hiç yapmadığım bir şeyi yaptırmıştı bana. "Aaahh..." etmiştim, hemde taaa içimden.
"Benden beter olsun" dediğimde gülmüştü arkadaşım, haklıydı ne beterliğim vardı ki! bu düşünce ister istemez elimi karnımda sevgiyle gezdirmeme sebep olmuştu. Benden beter olsun demek benden daha mutlu olmak demekti, benden daha fazla meleğe sahip olmak demekti.
Pazartesi günü işime giderken doğum iznime çıkmama bir hafta kaldığını biliyordum ama o pazartesi işimin son günü olacağını hiç düşünmemiştim. Servisteki masama doğru yürürken müdürümüzün camlı bölmesinden geçişimde "günaydın" la birlikte beni odasına çağırmış ve oturmam için koltuğu işaret etmişti. "Buyrun"
Demek ki uzun bir konuşma olacaktı! aslında elemanlar ve amirler arasında bu kadar resmiyet olmayan iş yerimizde bu ciddiyet aynı zamanda da şaşırtıcıydı.
"Sizi sevdiğimizi biliyorsunuz, çalışkan ve değerli bir elemanımızsınız. Bu anlamda sizden memnunuz ama bazı durumlar vardır ki işyerleri için oldukca önemlidir. Bir elemanın bu durumlarda alacağı izin süresinde ve sonraki dönemlerdeki izin alma ihtiyacının çoğalması halinde yapılması gereken iş beklemez. Bakın bize! benim eşimde çalıştığından 10 yaşına gelen oğlumuzun üzerine ikinci bir çocuğu ancak düşünebildik. Bir yıl arayla üç aylık izin süresi, servisteki başka arkadaşların iş yükünün artması ve iki küçük çocukla çalışma veriminizin azalması demektir. Doğum izninizin bitimine kadar elemanımız olmaya devam edeceksiniz, sonrasında sizle çalışamayacağımızı üzülerek söylemek zorundayım. Personel servisine giderek gerekli işlemleri yaptıktan sonra misafirimiz olarak istediğiniz sürece burada olabilirsiniz."
Demişti, hiç nefes almadan arka arkaya sıralamıştı cümlelerini. Belki onun için de zordu bu konuşmayı yapmak, belki de cevap vermemi engellemek içindi. Bende hiç ses etmeden dinlemiş, tek bir cümle söylemeden teşekkür ederek ayrılmıştım odasından.
İlk iş yerimdi, ufak bir staj döneminden sonra girmiştim ve çok severek de çalışmıştım. (Tüm çalışma hayatımda en sevdiğim iş yeri olmuştur.) Bekardım girdiğimde, o iş yerimde evlendim ve sonra bir çocuğum oldu, senesine bir çocuğum daha oldu. Tam bir yaş on gün arası olan iki küçük çocuk ile çalışmak benim içinde oldukca zordu, zaten çalışma hayatıma ara vermek zorundaydım. Bu anlamda haklıydı amirim ammmaaa sadece çıkışımı verseydi keşke.
İşime son verilişinden değil bana kendini örnek gösterip ahkam kesmesinden ve özel hayatıma girilmesinden dolayı çok yaralanmıştım.
Sonra!
Sanırım bir yıla yakın bir zaman geçmişti, devamlı görüştüğüm arkadaşımdan bir telefon aldım. Hoş beş sohbet arkasından şöyle demişti "...... beyin hanımı hamileymiş, ikiz bebek bekliyormuş, hemde kucağındaki bebeği daha yedi aylık olmadan. Seni anıyor devamlı, "ah"ını mı aldım ne? diye."
Dünyaya gelecek bir cana engel yoktur, dünyadan gidene de. Kadının çalışma hayatındaki zorluklarını düşüncesizlikle suçlayan amirim dört çocuk sahibi olduğunda eşine "Daha çocuğumuz yaşını doldurmadan yeniden çocuk niye düşündük ki" diye sormuşmudur acaba?
İyi ki varsın yavrum, iyi ki doğmuşsun ve sen bana Allahın bir hediyesisin...
Öykü Atölyesi
Fotoğrafın dili köşesinin bana hatırlattığı...
"Benden beter olsun" dediğimde gülmüştü arkadaşım, haklıydı ne beterliğim vardı ki! bu düşünce ister istemez elimi karnımda sevgiyle gezdirmeme sebep olmuştu. Benden beter olsun demek benden daha mutlu olmak demekti, benden daha fazla meleğe sahip olmak demekti.
Pazartesi günü işime giderken doğum iznime çıkmama bir hafta kaldığını biliyordum ama o pazartesi işimin son günü olacağını hiç düşünmemiştim. Servisteki masama doğru yürürken müdürümüzün camlı bölmesinden geçişimde "günaydın" la birlikte beni odasına çağırmış ve oturmam için koltuğu işaret etmişti. "Buyrun"
Demek ki uzun bir konuşma olacaktı! aslında elemanlar ve amirler arasında bu kadar resmiyet olmayan iş yerimizde bu ciddiyet aynı zamanda da şaşırtıcıydı.
"Sizi sevdiğimizi biliyorsunuz, çalışkan ve değerli bir elemanımızsınız. Bu anlamda sizden memnunuz ama bazı durumlar vardır ki işyerleri için oldukca önemlidir. Bir elemanın bu durumlarda alacağı izin süresinde ve sonraki dönemlerdeki izin alma ihtiyacının çoğalması halinde yapılması gereken iş beklemez. Bakın bize! benim eşimde çalıştığından 10 yaşına gelen oğlumuzun üzerine ikinci bir çocuğu ancak düşünebildik. Bir yıl arayla üç aylık izin süresi, servisteki başka arkadaşların iş yükünün artması ve iki küçük çocukla çalışma veriminizin azalması demektir. Doğum izninizin bitimine kadar elemanımız olmaya devam edeceksiniz, sonrasında sizle çalışamayacağımızı üzülerek söylemek zorundayım. Personel servisine giderek gerekli işlemleri yaptıktan sonra misafirimiz olarak istediğiniz sürece burada olabilirsiniz."
Demişti, hiç nefes almadan arka arkaya sıralamıştı cümlelerini. Belki onun için de zordu bu konuşmayı yapmak, belki de cevap vermemi engellemek içindi. Bende hiç ses etmeden dinlemiş, tek bir cümle söylemeden teşekkür ederek ayrılmıştım odasından.
İlk iş yerimdi, ufak bir staj döneminden sonra girmiştim ve çok severek de çalışmıştım. (Tüm çalışma hayatımda en sevdiğim iş yeri olmuştur.) Bekardım girdiğimde, o iş yerimde evlendim ve sonra bir çocuğum oldu, senesine bir çocuğum daha oldu. Tam bir yaş on gün arası olan iki küçük çocuk ile çalışmak benim içinde oldukca zordu, zaten çalışma hayatıma ara vermek zorundaydım. Bu anlamda haklıydı amirim ammmaaa sadece çıkışımı verseydi keşke.
İşime son verilişinden değil bana kendini örnek gösterip ahkam kesmesinden ve özel hayatıma girilmesinden dolayı çok yaralanmıştım.
Sonra!
Sanırım bir yıla yakın bir zaman geçmişti, devamlı görüştüğüm arkadaşımdan bir telefon aldım. Hoş beş sohbet arkasından şöyle demişti "...... beyin hanımı hamileymiş, ikiz bebek bekliyormuş, hemde kucağındaki bebeği daha yedi aylık olmadan. Seni anıyor devamlı, "ah"ını mı aldım ne? diye."
Dünyaya gelecek bir cana engel yoktur, dünyadan gidene de. Kadının çalışma hayatındaki zorluklarını düşüncesizlikle suçlayan amirim dört çocuk sahibi olduğunda eşine "Daha çocuğumuz yaşını doldurmadan yeniden çocuk niye düşündük ki" diye sormuşmudur acaba?
İyi ki varsın yavrum, iyi ki doğmuşsun ve sen bana Allahın bir hediyesisin...
Öykü Atölyesi
Fotoğrafın dili köşesinin bana hatırlattığı...
27 yorum:
çok güzeldi yazdıklarınız ve cok haklısın kimseyi ilgilendirmez değil mi bazı şeyler...ama şuan tr de bu durum vahim herkes herkesin hayatında acıkcası sevgiler...
cok güzel bir hikaye :) ve bir fotograf neler neler düsündürebiliyor insana sasirtici degil mi :)
Şer gibi, bed-dua gibi de görünse gönlünden gelen söz, dilerim amirin de doğan bebekleriyle mutlu olmuştur.Bence sen ona dua etmişsin.
Çalışan kadınların ne tür zorluklara göğüs gerdiğini ancak kadın olanlar anlar.Kadın eksik etek çünkü sen de biliyorsun! Oysa amirlerin iyi bir gözlemle: Kadınların, erkeklerin performansının çok ötesinde çaba harcayıp aradaki farkı kapattıklarını hatta öne geçtiklerini de görmezden gelmemeleri gerekirdi.
Can dostum yine çok güzel bir fotoğrafı çok güzel ve anlamlı bir hikayeye bağlamışsın ellerine yüreğine sağlık kucak dolusu sevgilerimle.
Tabii ki iyi ki doğmuş olur mu öyle şey?
Katı iş kurallarını hiç benimseyemedim ben.
Hem her bitiş yeni başlangıçalra vesiledir değil mi?
Sevgiler Nur'cum...
Not: Çok sorulu bir yorum oldu ama, sağlığın iyi mi meraktayım?
Baştan Andre Gide' in bu ilk duyduğum aforizmasını yaşamımdaki sıralamada en başa aldığımı söylemeden geçemeyeceğim.
Nur' cum yaşadıkça görüyoruz ki hayatın hepimize böyle küçük dersleri var. Eleştirmeden, kınamadan önce derin bir nefes alıp biraz düşünmek, empati yapmak gerektiğini bir kere daha bu hoş anıyla hatırlattın bize. Teşekkürler.
Sağlıklı ve huzur dolu bir Pazar diliyorun sana...
İş hayatında çocuklar sadece anneye aitmiş gibi görünüyor. Sanki bu çocukların bir de babası yokmuş gibi. Bütün yük anneye yıkılıyor.Bebeğiniz olacak diye işinizi kaybetmeniz büyük haksızlık ama en büyük ödül annelik ödülü sizin.
Sevgili Burcu,
Değilmi canım özel yaşantımız kimseyi ilgilendirmez ama dediğin gibi son zamanlarda nedense özel yaşamlar herkesi oldukça (!) ilgilendiriyor.
Sevgili A-H
Teşekkürler, ben nereseyse her fotoğrafa bir anı yazacak kadar hayatın içinde çok yaşadım diyebilirim canım.
Can dostum, canım dostum
biz birbirimizi ne kadar iyi anlayabiliyoruz, sanki beraber yaşadık. Acaba senle ruh ikizimiyiz, seni seviyorum.
Özlem'cim,
Değil mi, iyi ki doğmuş yoksa şimdi o güzel renkli dünyayı kim yapabilecekti:)
İlgin için çok teşekkür ederim canım, şimdilik iyiyim geriye sadece bir ameliyat kaldı. Sana faceden mesaj attım.
Asuman'cım can arkadaşım, ne güzel bir söz, bende çok severim.
Eleştiri! işte hemen hemen herkesin önyargıya bakış açısıdır.
Acabalar daha fazla olsa belki insanlar biribrlerini daha az üzecekler ama biz insanlarda önyargı maalesef çok fazla.
Hepinize yürekten sevgiler ve güzel bir pazar günü dilerim.
menfaat ve çıkar ilişkileri dünya döndükçe duracaktır en yüksek mevkiisinde Nurcuğum.
İşe yaradığın sürece sıvazlanır sırtın,
yeterki iş, aksini görmeye görsün..
Boşver !!
bazen daha iyisi olsun diye,
maniler girer hayatımıza,
bak şükredeceğin evlatların var !!
helede onlardan gelen en tatlı meyveler, hangi lezzete değişilir
sevgiler canımm..
Ne güzel bir anı, iyiki paylaşmışsınız okurken kendimden de çok şey buldum, kızlarım için çalışmayı bıraktım, çok sarsıldım ama yine de değer diyorum.
sevgilerle
Sevgili Hüznün tadı,
herşey bir yada çocuklarımız bir yana, tüm çocukların bir babası vardır ve çok değerlidir ama çocukların bakımı annenin üzerinedir. Analık herşeye bedeldir,tabi haksızlıktı işten çıkarılmam, neyseki biz çalıştıktan sonra iş nasıl olsa bulunur. Daha sonraları yine başıma böyle bir şey gelmişti. B,r iş yerine müracaatım mülakatında 'üçüncü bir çocuk düşünüyormusunuz' diye sormuşlardı bunuda bir potumda paylaşmıştım.
Canımcım, pamuk şekerim benim senin güzel sözlerin beni rahatlatıyor, şu çayıda ocağa bir koysak!
Sevgili Dilek'cim
Teşekkür ederim ve çok sevindim. Güzel Ela'mızın bir kerdeşi olduğunu bilmiyordum. Sana iki güzel meleklerinle sonsuz mutluluk dilerim. Çok güzel olduğunu zorlukları bittikten sonra daha iyi anlayacaksın.
Yürekten sevgilerimle...
Aklıma annem geldi...
Köy öğretmenliği yaparken bir gün beni de okula götürmüş ve "kınama"cezası almıştı..
Bebektim,bakacak kimse yoktu."İzin alıp bu çocukları öğretmensiz bırakmam sizi daha mı mutlu edecek?"demesiyle ceza alması bir oldu...
Ben annemleydim,bu yüzden okula hiç yabancılık çekmedim...
Ezgi'cim
işte kadınların çalışma hayatındaki zorluklardan bir anı daha.
Ne kadar iyi anlayabildim anneni, bizim kuşak hep aynı yollardan geçmiş gibi. O zamanlar yuvalar kreşler çok yoktu az olsa bile ücreti kazanılanla eşitti neredeyse.
Sevgiyle yanaklarından öper annene hürmetlerimi gönderirim canım.
Yavrularımızdan daha değerli ne olabilirki bu güzel yaşamda - onlar herşeyimiz.
Yüreğinize sağlık - bu arada uzun süreden beri blogumla ve sevdiğim bloglarla ilgilenemediğim için hastalığınızı gelen yorumlardan öğrendim , umarım ciddi bir durum yoktur , şifalar dilerim.
Sağlıcakla ve sevgi ile kalın,
Neşe
Hep kadına reva işte bu tür saygısızca ve sınırı aşan müdahaleler. O adama kimse dememiştir tahminim aynı tarz şeyleri.
Off elime pankartı alıp meydanlara çıkasım geliyor bu tarz öfke nöbetlerinde.
Aforizmayı bende çok beğendim.Sevgiyle kal ...
Nur ablacım elinize sağlık.çok anlamlı bir öykü..
Bloğumda ödülünüz var.sevgilerimlee:)
Sevgili Nur hanım
Allah evlatlarınıza uzun ömürler versin. Bazen bizi üzen şeyler aslında en mutlu olacağımız şeylere dönüşüveriyor.
İnsanların terbiseyini düzeltmek çocuk sahibi olmaları kadar kolay ! olamıyor maalesef....
sevgilerimle
Sevgili Neşe
sesini duymak ne güzel, devam edesin inşallah yine güzel paylaşımlarını severek takip ederim. Sağlığım için çok teşekkür ederim, şimdilik iyiyim çok yakında daha iyi olacam inşallah.
Sevgili Sis
Pankrat açacak bir kişi bulsam anında katılırım canım:)
Sanem'cim,
güzel yorumun ve güzel ödülün için çok teşekkür ederim. İlk fırsatta kullanıcam canım:))
Nazlı'cım,
Maalesef canım birde düşün o zamanlardı! ya şimdi????
Hepinize yürekten sevgilerle...
Nur'cum; hazinelere bedel iki evlat sahibi olmuşsun ve onlardan da dünyalar tatlısı torunların var. Ne mutlu sana.
İnsanı en çok inciten, özel yaşantısına bu denli girilmesi oluyor. Ve sonunda büyük söz söylemesinin cezasını(?) mükafatını almış müdürün de:)
Sevgiler
Dünya Emekçi Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun
Sevgiler
İyiki yavrularımız var..Amiriniz çok büyük konuşmuş..Çalışma hayatımda bu tiplerle çok karşılaştım maalesef ama biz kadınlar hem çocuklarımızı büyüttük hem evimizin işlerini idare ettik hemde çalıştık ne mutlu bize...sevgiler..
Bak sevgili Nur'um ben senin bloğuna girebiliyorum hatta yorum da yapabiliyorum.. Neden senin giremediğini anlayamadım.. İzler ve yansımalar (esin Bozdemir)'in öğrettiği yolu denedim ve başardım..
Bu yazına da bayıldım.. Andre Gide 16 yaşımda okumuştum Dar Kapı adındaki romanını.. onu hatırlattı bana..
Görüşmek üzere...
ne kadar güzel yazmissiniz, hele yorumlardan birine verdiginiz cevap "ben neredeyse her fotoğrafa bir anı yazacak kadar hayatın içinde çok yaşadım diyebilirim" cümlesi ne cok sey anlatiyor bana.. keske insanlar sadece kendi pencerelerinden degilde karsilarindakinin tarafindan da bakabilmeyi becerebilseler, hayat ne kadar daha kolay olurdu..
The coalition supports an agenda by New York Governor Andrew
Cuomo to lessen pension costs in New York City and state through changes to plans for future employees small loans online once an
appropriate pay day loan is now obtained,best home loan interest rates
the consumer will not be supposed to repay the borrowed funds prior on the
arrival of his or her next pay check.
However, in the event you have a good credit history you can avail the benefits of
lower rates of interest payday lenders only in this kind of condition, best payday loans us may help you better.
You would be surprised what number of items they
might be willing to complete without payday loan with bad credit
here are some points that might help you undergo with your va loan application.
Start paying for your bills online to you could make your
life easier and save somewhat money in the same time payday loan site search term
of 100 ltv bad credit loan you will find 1000 lenders from us.
Facebook Beğeni Hilesi Nasıl Yapılır?
Yorum Gönder